Sektör Uzmanı Yorumu

Barkod Kodlama ve İlaç Etiket Çözümleri

Bob Neagle, İkincil Ambalaj İş Birimi Yöneticisi, Videojet Technologies
 

Dünya çapında pek çok ülkede, tüketici güvenliğini sağlamak amacıyla sahteciliğe karşı korumak ve doğru ürün bilgilerini sunmak için ilaç sektöründeki ürünlerin kodlanmasını ve markalanmasını zorunlu kılan yasalar ve mevzuatlar yürürlüğe giriyor. Bu mevzuata uymak için ilaç şirketlerinin, kimlik okuyucular ve insanlar tarafından kolayca okunabilen kodlar üreten etiketleme sistemlerini ambalaj hatlarına entegre etmeleri gerekiyor. İlaç sektörünün karşı karşıya olduğu sıkı maliyet kısıtlamaları, yasa ve mevzuatlara uyum sağlarken sermaye ve işletme maliyetlerini de en aza indirmek için önerilen etiketleme sistemlerinin toplam sahip olma maliyetini (TCO) değerlendirmeyi gerekli kılıyor.

Yeni mevzuat gereklilikleri

Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) tahminlerine göre sahte ilaçlar, gelişmiş ülkelerde toplam stokun %1’ini oluştururken bu oran gelişmekte olan ülkelerde %30-40’a kadar çıkmaktadır. Tüm dünyada hükümet organları bu sorunla başa çıkabilmek için çeşitli ilaç pedigri yasalarını yürürlüğe sokuyor. Örneğin ABD Kongresi, ilaç sektöründeki ürünlerin ilaç tedarik zinciri boyunca izlenebilirlik gerekliliklerini belirlemek için İlaç Tedarik Zinciri Güvenliği Yasası’nı (DSCSA) çıkardı. Bu yasa, en geç 2017 itibariyle her ürünün hem ambalaj hem de homojen koli düzeyinde benzersiz bir tanımlayıcısı olmasını zorunlu kılıyor. Bu tanımlayıcı, ürünün Ulusal İlaç Kodu (NDC) veya Global Ticaret Kimlik Numarası’nın (GTIN) yanı sıra bir seri numarası, lot numarası ve son kullanma tarihi içermelidir.

Avrupa Birliği Direktifi 2011/62/EU, AB içerisinde dağıtılan tüm ilaçlar için her bir ambalaj üzerine, ürünün tedarik zinciri boyunca izlenmesine ve geriye doğru takip edilerek kaynağının bulunmasına olanak tanıyan bir seri oluşturma numarası veya benzersiz bir kod basılmasını gerekli kılıyor. AB henüz ayrıntılı ürün etiketleme gerekliliklerini açıklamış olmasa da bu gerekliliklerin ABD şartnameleriyle aynı doğrultuda olması bekleniyor.

Tüm ilaç sektöründeki şirketler bu yeni gerekliliklere uymalıdır. Bu durum, küresel sahtecilikle mücadele eden ambalaj pazarının neden 2013’te 57,4 milyar dolara ulaştığını ve 2020 yılı itibarıyla 142,7 milyar dolara çıkmasının beklendiğini1 açıklamaya yetiyor. Pazarda çok çeşitli ilaç etiketleme çözümleri vardır. Bu çözümler arasında seçim yapılırken doğal eğilim iki ana konuya odaklanmaktır: performans ve etiketleme çözümünün satın alma fiyatı.

Ancak sistem maliyetlerini değerlendirirken, sistemin açık ve bariz ilk maliyetinin ötesine geçerek ekipmanın çalıştırılması ve bakımından doğan maliyetleri de incelemek önemlidir. Ayrıca böyle bir analizde, hat duruş süresi nedeniyle kayıp üretim veya etiketleme sisteminin çalıştırılması için gerekli ek adımların yol açtığı işçilik masrafları gibi etmenlerden doğan olası ek maliyetleri de hesaba katılmalıdır. Tüm bu faktörlerin dikkate alınması nedeniyle toplam sahip olma maliyeti, alternatif ürün etiketleme çözümlerini değerlendirmek için çok daha iyi bir yöntem sağlar.

Sermaye ve İşletme Maliyetleri İçin Dikkat Edilecek Noktalar

Bu makalenin geri kalanı, üreticilere gerçek toplam sahip olma maliyetini hesaplamakta yardımcı olacak yönlendirici ilkeler sağlayacaktır. Dış ambalaj üzerine yazdırmak için bir çözümün değerlendirilmesinde, Videojet 9550 Yazan ve Yapıştıran Etiketleme Sistemi (etiket) örnek olarak kullanılacaktır.

Sermaye Maliyetleri

Sermaye maliyetleri, ekipmanı ve varsa yedekleme birimlerini ilk satın alma ve kurma maliyetini içerir. Gerekli olabilecek tüm malzeme yükleme maliyetleri de bu maliyete dahil edilmelidir. İlk satın alma fiyatlarının karşılaştırılması kolay olsa da sermaye maliyeti değerlendirmesinde, mali sonucu en az ilk satın alma fiyatı kadar, belki de daha çok etkileyen çözümün kullanılabilirliği, performansı ve kalitesi etmenleri de dikkate alınmalıdır. Yazan ve Yapıştıran Etiketleme Sisteminin (etiket) üretim hacminiz, üretkenliğiniz ve kaliteniz üzerindeki etkisini değerlendirirken göz önünde bulundurmanız gereken bazı faktörler şunlardır:

  • Kullanılabilirlik– Etiket ekipmanı, gerekli olduğunda işini yapmaya hazır ve uygun olacak mı? Daha ucuz bir çözüm satın alarak sermaye harcamasından elde edilen tasarruf, ekipman sık sık kullanım dışı kalarak kayıp üretime yol açıyorsa hızlı bir şekilde boşa gider. Değerlendirdiğiniz çeşitli seçeneklerin güvenilirliğini ve yedekleme birimleri için ek sermaye yatırımı gerektirip gerektirmeyeceğini dikkate alın.
  • Performans– Etiket ekipmanı, en üst düzey etiketleme gereksinimlerini karşılayacak hızlarda çalışamıyorsa etiketin sınırlı özelliklerine uyum sağlamak için diğer ekipmanları daha yavaş çalıştırmanız gerekebilir. Doğrudan uygulama sistemleri, kenara yakın baskı tasarımıyla bir araya geldiğinde (örneğin Videojet 9550), tipik 4 inç x 6 inç GS1 barkod etiketleri için dakikada 150 pakete varan baskı hızları sağlayabilir.
  • Kalite – Dikkate alınması gereken bir diğer faktör de etiket ekipmanının, her koliye doğru bir şekilde etiket yerleştirme konusunda güvenilir olup olmadığıdır. Yanlış uygulanan veya eksik etiketler, yeniden yazdırma için zaman ve paraya mal olur. Böyle etiketler, gözden kaçarlarsa yasaların veya mevzuat gerekliliklerinin ihlaline neden olabilir. Günümüzün öncü etiket sistemleri, bir adım daha ileri giderek her ambalaja doğru bilgilerin uygulanmasını sağlamaya da yardımcı olabilir. Böylece, hatalı etiketlenmiş bir ambalajın tedarik zincirine girmesinden doğabilecek yasal yaptırımlar ve para cezalarından kaçınılmış olur.

Tüketim Malzemelerinin İşletme Maliyetleri

Tüketim malzemelerinin maliyeti, etiket sistemi seçiminde hesaba katılması gereken diğer bir etkili faktördür. Ribon maliyeti, mumlanmış ribon kullanan düz başlı yazıcı kafası tasarımlı bir sistem mi yoksa mum reçineli ribon kullanan kenara yakın yazıcı kafası tasarımlı bir sistem mi seçeceğinizle doğrudan ilişkilidir. Mumlanmış ribonlar, mum reçinesinden daha ucuz olmakla birlikte bu fark, kenara yakın yazdırma kafasının baskılar arasında kalkabilmesi ve böylece etiketteki boş alan ve etiketler arasındaki boşluk üzerine baskı yapmayarak ribon ömrünü uzatması sayesinde ortadan kalkar. Ayrıca, çoğu etiket sisteminin doğrudan termal modda çalışma seçeneği bulunduğundan ribon kullanımı tamamen ortadan kalkar.

Seçilen etiket uygulama yöntemi türü, fabrika havası gerekip gerekmediğini de belirler. Doğrudan uygulama ya da “silme” uygulayıcıları hava gerektirmez; böylece hava hattının kurulum maliyeti ve düzenli işletme maliyetlerinden tasarruf edilir. Ayrıca, fabrika havası kullanımının ortadan kaldırılması, enerji kullanımını azaltma ve karbondioksit (CO2) emisyonlarını düşürme gibi çoğu üretici tesisinin yürüttüğü sürdürülebilirlik girişimleriyle de uyumludur.

Servis ve Bakım

Toplam sahip olma maliyetini hesaplarken, servis ve bakım maliyetleri de dikkate alınmalıdır. Bunun için, gerekli haftalık veya aylık bakım programını belirlemek ve planlanmamış bakım işlemlerini tahmin etmek gerekir. Ayrıca, etiket sisteminde yaşanacak bir sorunun üretim hacmini etkilemesi olasılığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Etiket sistemiyle gerçekleştirilmesi gerekli olan diğer etkileşimler de hesaba katılmalıdır. Çoğu modelin her gün elle ayarlanması gerekir. Bu durum, zaman alır ve doğru yapılmazsa planlanmayan hat duruş süreleriyle sonuçlanabilir. Videojet, bu sorunu gidermek için etiket yolunu hassas ve otomatik bir şekilde kontrol ederek uygun bobin gerginliğinin korunmasını sağlayan Intelligent Motion™ teknolojisini geliştirdi. Bu teknoloji, kayan kavramalar ve ilerletme ruloları gibi sorunları elle ayarlama gerektirmeden önlemeye yardımcı olur. Ek olarak, basit bir bobin yolu ve kapanır mandrel, etiket ve ribon değişikliklerinin 60 saniyeden kısa bir sürede kolayca tamamlanmasını olanaklı kılarak operatör işlem süresini kısaltır. Ayrıca günümüzün öncü etiketleri, tamp veya hava üflemeli aplikatör kullanılmasına gerek kalmadan her paketin üzerine doğrudan etiket yerleştirecek şekilde tasarlanmıştır. Bu yaklaşım, sık sık gündelik çalışma sorunlarına (etiket sıkışması gibi) neden olan mekanizmaları ortadan kaldırır. Yıpranan parçaların % 80’e kadarının ortadan kalkması sonucu, yedek parça ihtiyacı azaltılır.

Etiket seçerken toplam sahip olma maliyetini birincil unsur olarak kullanmak, seçim sürecini daha karmaşık hale getirir ancak seçilen etiket sisteminin olabildiğince etkili çalışarak kârlı bir operasyon sağlamasını temin eder. Toplam sahip olma maliyetini hesaplamak, yalnızca ilk yatırımın maliyetinin değil, aynı zamanda malzeme yükleme, işletme ve bakım maliyetlerinin de dikkate alınmasını gerektirir. Etiket seçiminde toplam sahip olma maliyetini öne çıkaran yaklaşım, ilaç sektöründeki ürünlerin katı bölgesel mevzuatlarla tam uyumlu şekilde hızla ve güvenle etiketlenmesini sağlayan son model etiket teknolojilerine yatırım yapılmasına da yol açar. Bu yatırımlar, ilaç üreticilerinin pek çok farklı pazarda güvenli ve kârlı şekilde faaliyet göstermesine olanak tanıyarak gelir artışı olasılığını yükseltir.

Daha fazla bilgi için Videojet 9550 Yazan ve Yapıştıran etiketleme broşürünü indirin.